Saç ekimi operasyonu FUE ve DHI Tekniklerinin geliştirilmesiyle özellikle erkekler tarafından en sık tercih edilen estetik işlemi oldu. Saç ekimi İstanbul’da kendini ispatlamış en iyi saç ekim merkezleri ile son yıllarda ileriye atılım yaparak sadece erkeklerin değil aynı zamanda kadınlarında tercihi haline gelmeye başladı. Saç ekimi yaptırmadan önce artık insanların ön yargıları yerine düşündüğü birinci nokta “saç ekimine uygun muyum” haline geldi.
Saç ekimine uygunluk denildiğinde genel olarak ilk akla gelen sağlık sorunları, kullanılan ilaçlar, medikal rahatsızlıklar, cilt sorunlarının etkisi gibi engellerdir. Ancak hiç bir sağlık sorunu olmamasına rağmen kimi adaylar saç ekimine yine de uygun değildir. Örneğin; yeterli donör alanına sahip değilseniz, saç ekimi operasyonunda başarı sağlanamayacağından operasyona uygunluk verilmemektedir.
İlk ve en önemli kriter ise yaştır. Reşit olma zorunluğu ile birlikte 20’li yaşların başlarında saç ekimi veya sakal ekimi tavsiye edilmemektedir.
Donör alan, saçın en kuvvetli olduğu saçın arka kısmı, ensenin üstünde yer alan, iki kulak arasında kalan bölgedir. Her ne kadar bazı kliniklerde sakal ve vücudun diğer bölgeleri donör alan olarak kullanılsa da en başarılı sonuçlar saçın arka bölgesinde yer alan saç köklerinden alındığı hastalar üzerinde gözlemlenmiştir.
Saç ekimi operasyonundan önce aşağıdaki aşamalar sırasıyla izlenmektedir.
Operasyon öncesi hastanın açık alanı gözlemlenerek saç ekimi planlaması yapılır. Ortalama kaç greft ekileceği hangi bölgelere nasıl çalışma yapılacağı muayenede hastaya aktarılmaktadır. Greftlerin alınacağı bölge olan ense bölgesinden donör alanının kalitesine bağlı olarak planlama yapılır. Donör alanı iyi olan bir kişiden operasyonda ortalama beş bin greft alınmaktadır. Daha fazlasına ihtiyacı var ancak donör alanı zorlanacak ise ikinci seans saç ekimine bırakılmaktadır.
Donör alanı bu durumlarda fazla zorlanılırsa estetik görüntü kaybı yaşanmaktadır. Bu sebeple hastaya bu yönde bilgi aktarılmalı donör saha hakkında yapılan planlama net şekilde aktarılmalıdır. Aksi yönde bir çalışma sonucunda estetik görüntü kaybının düzeltilmesi çok zordur.
Operasyondan önce aynı zamanda tüm şartlar göz önünde tutularak saç dökülmesi tipine göre de planlama yapılmaktadır. İlerleyen süreç hesaplanarak herhangi bir açılmaya karşı saçın seyrek olduğu bölgelere de ekleme yapılarak gür saç görüntüsü elde edilir.
Androgenetik Alopesi, Türkçe karşılığı “Erkek Tipi Saç Dökülmesi”dir. Erkeklerde saç dökülmelerinin en büyük oranı bu sebepten kaynaklanmaktadır. Testesteron hormonu ergenlikten itibaren vücudu etkilediği gibi saç sağlığını da aynı şekilde etkilemektedir.
Saç dökülme tipini en iyi şekilde ölçümlemek için Norwood Skalası kullanılır. Norwood Skalası saç dökülme tiplerini aşama aşama göstererek numaralandırmıştır. Bu tabii ki hangi aşamada kaç greft ihtiyacınız olduğunu ortalama sayıyla ifade eder ancak buna göre planlama değil, birebir muayenede yapılacak muayeneye göre saç ekim planlaması yapılmaktadır.
Saç ekimi yaptırmak isteyen kişilerde kronik rahatsızlıklar ön plana çıkıyor ise burada mutlaka doktor onayı alınması gereklidir. Saçkıran, sedef hastalığı, egzama gibi cilt hastalıkları, şeker, karaciğer, kalp tansiyon, tiroid gibi hastalıklar gözlemleniyor ise doktor onayı olmadan saç ekimi işlemi yapılamamaktadır. Kanser ve organ yetmezliği çeken adaylarda ise saç ekimi işlemi gerçekleştirilememektedir.
Vücudunda insandan insana kan, hava gibi yollarla geçebilecek olan özellikle Hepatit ve HIV virüsüne sahip kişilerde ekibin gerekli önlemleri alıp kabul etmesi durumunda ancak hasta kabulü sağlanmaktadır.
Sadece erkekler değil aynı zamanda kadınlarda saç dökülmesi sorunuyla karşı karşıya kalabilmektedir. Son yıllarda kadınlarda erkekler kadar saç ekimine ilgi göstermeye başlayarak bu estetik işlemi tercih etmeye başlamıştır. Saç ön çizgisini düzelttirmek, saçını daha da yoğunlaştırmak isteyen kadınlar kısmen tıraşlı saç ekimi ile muhteşem bir saç ekimi deneyimi yaşamaktadır. Saçlarının tamamı yerine sadece ensenin üst kısmındaki donör alandan pencere şeklinde bir kısım tıraşlanarak saç kökleri çıkartılmaktadır.
Böylelikle saçlarının tamamen kesilmesine gerek kalmamaktadır. Ardından açık olan bölgelere ekim yapılarak erkeklerde yaşanan süreç gibi saç ekimi süreci başlamaktadır.
Kadınlarda saç dökülmesine aşırı stres, hormonal dengesizlik, ilaç yan etkileri, cilt rahatsızlıkları, hastalık yan etkileri, kaza sonucu oluşmuş dökülmeler ve çekme sonucu meydana gelen dökülmeler ile saç kaybı yaşanmış olabilmektedir. Bunların hepsinin çözümü saç ekimi ile birlikte kalıcı çözüme ulaşmaktadır. Estetik kaybı olmadan hatta ilk 15 gün sonrasında saç ekimi yapıldığı bile anlaşılmadan gündelik hayatına kadınlar saç ekiminden sonra devam edebilmektedir.
Saç kalitesine bağlı olarak hem erkekler hem kadınlar saç ekimi operasyonunu rahatlıkl gerçekleştirebilir. Uzman ve ekibinin deneyiminin getirdiği beceri ile başarılı bir sonuç alınması şüphesizdir.
Saç ekimi operasyonunda başarıyı sağlayan temel faktörler olan; donör alan kalitesi, ekilecek alanın genişliği, saçın kalitesi ve saç dökülme tipinin etkisidir. Saç ekimi operasyonu öncesinde planlamalar bu şekilde yapılmalıdır.